Makale

Sara Hastalığı

İshak S.


Çocukluğumda herhangi bir düşme, yaralanma geçirmedim, annemin bir yıl emzirdiğini biliyorum, önemli bir rahatsızlık da geçirmedim.

Bendeki rahatsızlık, bir kokuyla başladı. İlk zamanlar bir anlık normal bir kokuydu. Sonraları aynı koku bulantı ile gelmeye başladı. Bir gün işten eve gelene kadar 3 kez tekrarladı, sonra vücudum dayak yemiş gibi oldu ve bitkin düştüm. Bu olayın manevi bir olay olduğuna kanaat getirdiğim için hocaya başvurdum, bana bazı dualar tavsiye etti. Bir gece işyerinde etrafımda aynı kokuyu hissettim. Uzandığım yerden kalktım ve hemen sureleri okumaya başladım, arkadaşlarımdan da okumalarını istedim, sonra geçti. Daha sonra aynı şey tuvalette başıma geldi. Oradayken okuyamadım, ama bağırarak gitmelerini söyledim. Bağırınca normale döndüm ancak çok halsiz düştüm, o günü hep öyle yorgun geçirdim.

Bir gecenin sabahında gözümü hastahanede açtım. Dilimin yara olduğunu ve ağzıma sığmadığını gördüm. Çevremdekiler uzun bir nöbet geçirdiğimi anlattılar. Gözlerim dönmüş, dilim dışarı çıkmış, vücudum kasılmış, boğazımdan hırıltılar gelmiş, altımı ıslatmışım.

2 ay sonra geçirdiğim nöbetin akabinde Dr. Aidin Hanım’la tanıştık. Tedaviye başladıktan sonra, 1-3 hafta arayla 3 nöbet daha geçirdim. Nöbetlere rağmen sabredip tedaviyi uygulamaya devam ettim. 6 hafta sonra, bir gece işyerinde yalnızdım, koltukta otururken uyumuşum. Uyandığımda yerde yattığımı farkettim. Kalktığımda dilimin kanadığını ve altımı ıslattığımı ve yine rahatsızlandığımı anladım. Üstümü değiştirip üzüntüyle oturdum. Yine uyuyakalmışım. Uyandığımda tekrar rahatsızlandığımı gördüm. Bundan sonra Temmuz’da bir defa da gündüz vakti nöbet geçirdim. Geçirdiğim bu son nöbet oldu. 10 günlük açlıkları 2 defa yaptım. Bugüne kadar hiç nöbet geçirmedim. Hicri ayların 13, 14, 15. günleri 3 günlük açlıklara devam ediyorum, bazan yapamadığım aylar da oluyor.

2014